5 Eylül 2014 Cuma

Hadi Hep Birlikte Çıldıralım!



Deniz Gece oldu mu sana 5 aylık!
Ek gıda dönemi geldi dayandı bizim kapımıza da!
Şunu fark ettim ikinci anneliğimde; çocuk büyütmenin de bir modası var arkadaş! Dönemine göre değişiyor... 9 sene önceki bebek bakımıyla, şuan ki arasında zilyon farklar var! bin bir çeşit kurallar, kaideler, fikirler var. Herkesin farklı duyumları, tecrübeleri var. Fikirler havada uçuşuyor! Yeni anneler, ah canım tecrübesiz, endişeli, memeleri sütlü ah taze anneler bu fikir savaşlarında en çok darbeyi alanlar.. Kafaları darman duman, karman çorman! Haklılar!! Bir kaos hakim ortalıkta!

-ay ama sebzeleri suda haşlama, en güzeli buharda buharda!
-ayol püre yapma azcık pıtırlı olsun,alışsın. -zinhaaaarrr olur mu öyle şeyyyyy!!!!! kat-i suretle püre olmalı hanımmmm hanımm ne der senin ağzın!!!!!
-ne o elindeki ha? kaşık mı o!! kaşıkla verme, bırak onu bırak bırak!! ver eline kendi yesin! Hiç mi okumadın bakmadın sen aaa!
-Erken daha, emzir emzir! ah canım ya yoksa sütün mü ok senin!!!!???????
-ay ama şimdi kabak gaz yapar tatlım. Pirinç zart yapar aşkım. İrmik mi maazalaah hayatım! patates.. havu...

N'oldu şimdi? Binbir sitresle ek gıdaya geçmeye çabalayan anne ERRORRRRR..... verdi! Oturdu ağlıyor, ''bak öyle değilmiş! bak ama ben yapamıyorum. yok beceremiycem, Allah kahretsin ben ne biçim anneyim!''e kadar gitti kadın..

Bıraaak kardeşim, bıraaak arkadaşım, bıraak ablacım.. Tamamm sen de annesin. Tamam sen baktın, araştırdın, sordun soruşturdun tamamm ama sen, o 'mürebbiye' tavrınla önerilerde bulunduğun bebe için asla EN İYİ ANNE DEĞİLSİN! En iyi anne o bebenin annesi! Bebek biliyor onu en çok kendi annesi düşünür, sen değil!

he...

Bu işin 'çemkirme' kısmı sadece. Birde boğazına yapışmış 'organik anne' baskıları, yaptırımları var ki of of! Hepimiz elimizde tencere günlük süt arar hale geldik! Nerde? Yaklaşık 20 milyon insanın yaşadığı Hipermetropol İstnabul'da hemde!!!! Ulen bi avuç çim bulamıyon doğalından da nerede bulacan organik beslenen inek de memesine yapışıcan bi de bana Allah aşkına! üç- beş mahalleye anca hafta bir uğrayabilen sütcü amcanın şaşal su şisesine doldurduğu süte es kaza bi hafta ulaşamazsak dünya yanacak! Washington Post'a tam sayfa ilan verip sütçü amcaya lanet okuycaz.

ey gidi ey..
İster kızın, ister kızmayın, kusura da kalmayın o işler bizlerin çocukluğunda kaldı!
Hatırlıyorum, daha Hipermarketler yoktu, her mahallenin 3-5 bakkalı olurdu. Annanem beni akşam üstleri evimizin yakınında mandırası olan komşuya yoğurt almaya gönderirdi. Öyle plastik kutularda değil, çingillerde mayalanırdı yoğurt hanım. içindeki yoğurt bir kiloysa, çingilin kendisi 3 kilo olurdu..dökme demir! Bitti onlar bitti... Ne otlaklar kaldı, ne mandıralar.. Olan mandıralara da artık bizler değil, büyük süt ürünleri markaları gidiyor. Bizden önce onlar gasp edip, işleyip paketleyip bize satıyor!

Eh vardır mutlaka temin edecek bir kaç yer de çoğu şehrin çok çok dışında (İstanbul için söylüyorum.) Oraya gidicek zaman ve araç bulacan, alacan gelecen.. Kusura bakmayın, ama şu dönemde bunlar herkesin şartlarına uymuyor. 

O yüzden; '' ay sen nasıl yoğurt makinası alıp da evde mayalamazsın!!' diye insanların üstüne gitmeyin. Kimse yoğurt makinası almak zorunda değil, durumu olan var olmayan var. İnsanlara kendilerini kötü hissettirmeyin! Ha sen aldın yapıyosun ne ala, ama sonu yok! o çocuk ömrünün sonuna kadar senin mayaladığın yoğurdu nerede bulacak? Şunun farkına biran önce varılmalı; gerçek dünya böyle değil! Dışarıda hayat böyle hiç değil..Çocuğun gerçeklerle yüzleşmesini ne kadar geciktirirsen o kadar sıkıntı. Ben sallamıyorum bunu, uzmanlar bangır bangır bağırıyor! ( hee ben çocok goloşom ozmonoyom diyip saçma salak önerilerde bulunan instagram uzmanlarından bahsetmiyorum! DİKKAT!!) Kabul etsek de, etmesek de yaşadığımız çağ 'fast food' çağı... insanlar büyük bir telaş içinde, hız içinde.. ordan oraya koşuşturuyor..Keşke her şey bizim çocukluğumuzdaki gibi olsaydı keşke.. 

Amacım kimseye bir şeyleri asla dikte etmek değil, asla!
Sadece, biraz sükunete davet etmek! Bırakalım, herkes kendi bildiğiyle, güdüleriyle hareket etsin.  
Şu annelik yarışından vazgeçelim, huzura erelim..
Olmaz mı?
Olsun be!





5 yorum:

  1. Seviyorum sizi☺️ ve tum yazdiklariniza katiliyorum..

    YanıtlaSil
  2. Kucağımda kızımla okudum yazdıklarını içimi okumuşsun desem yeri. Doğa 20mart doğumlu bizde bir süredir bu işlerle haşırneşiriz.şimdilik sadece meyveye devam camda rendelenmiş. Herkesin farklı yöntemleri var doğru ama bazen ihtiyacı oluyor insanın fikre o açıdan şu yeme içme konusundaki gelişmelerinizi paylaşmaya devam et lütfen. Olmazmı? ��

    YanıtlaSil
  3. Bizde olduk 5 aylık başlıyoruz artık ek gıdalara. . Ama etraftan da gelen ses çok. ..en çok da koca karılar :) yalan degil...

    YanıtlaSil
  4. Çocuk doğduğu anda bir kullanım klavuzu yükleniyor onun için annenin içine. Sakin ve dingin kalınabildiği müddetçe de gayet okunaklı oluyor oradaki bütün talimatlar. Kimseye kulak aşmamak lazım!

    YanıtlaSil
  5. ay çok zormuş gibi geldi bana :)
    banada beklerim www.kiriksemsiye.blogspot.com
    sevgiler

    YanıtlaSil